Belediye Başkanı, inşaat mühendisi ve müteahhit (Kayseri, 1917 - Kayseri, 13 Aralık 1983). İlk ve ortaöğreniminden sonra 1944 yılında Yıldız Teknik Okulu Mühendislik Bölümü’nden mezun oldu. Belediye başkanlığı öncesi, müteahhit olarak Gaziantep ve Niğde gar binalarını yaptı. Osman Kavuncu, 1957 genel seçimlerinde Kayseri’den Demokrat Parti milletvekili seçilerek belediye başkanlığından ayrılınca yerini Şahap Sicimoğlu’na bıraktı. Talas Caddesi’nin iki yanındaki evleri kamulaştırarak bu yolu iyice genişletti. 1950’li yıllarda Kayseri Belediyesi Başkanı Osman Kavuncu’nun Dönemi’ nde planları yapılan Sivas Caddesi’nin Cumhuriyet Meydanı ile Atatürk Stadyumu (Bugün Kayseri Forum olan yer) arasında kalan ilk bölümünün genişletilerek bulvar hâline getirilmesi, belediye başkanlığı zamanında gerçekleşmiş (1957-58) ve caddenin iki tarafına kooperatifler tarafından beşer katlı binalar yapılmıştır. Hâkimiyet gazetesinde çıkan bir haberde (1959), Sivas Caddesi üzerinde önemli tarihî eserlerin olduğu ve bu caddenin meydana gelişinde birçok alanın istimlaki söz konusu olduğu anlatılmıştır. 1959 yılında, Sivas Caddesi’nin 41 m, İstanbul Caddesi’nin 35 m genişliğinde uzun bir bulvara dönüştürülmesi, 1930’lardan başlayan yeni yol düzenlemelerinin geldiği boyutu göstermesi bakımından önemlidir. Şehrin görünümünü bozan yerlerde kamulaştırmalar yaparak şehre bir düzen getirmeye çalıştı. Lale Camii etrafı, Cumhuriyet Meydanı ile Kazancılar Çarşısı arasındaki dükkânlar, Cami-i Kebir Mahallesi’nin Düvenönü’ne bakan kısmı, Küçük Mustafa Mahallesi’nin bir kısmı vb. kamulaştırmalarla şehrin düzenli bir şekilde gelişmesine katkıda bulunuldu. Kamulaştırmalar sebebiyle ev ve arsalarını kaybedenlere, Sahabiye ve Fatih Mahallelerinde belediye tarafından yaptırılan evlerden daire verdi. Döneminin önemli icraatlarından birisi de Osman Kavuncu Dönemi’nde yapımına başlanan çevre yolunun hizmete açılmasıdır. Kayseri şehir planında yeşil alan olarak gösterilmiş olan Cumhuriyet Mahallesi’ndeki alışveriş merkezi olan Havuzlu Han’ın yeri, Sicimoğlu’nun özel gayretleri ile imar değişikliği yaptırılıp satılmış, özel girişimciler tarafından Havuzlu Han yaptırılmıştır. Şehir merkezindeki bu güzel alanın bina ile doldurulması, meclis üyeleri ve halkın tepkisini çekmiş, bundan dolayı belediye başkanlığı görevinden istifa etmiştir (27 Temmuz 1959). Kayseri’de eğitim alanında da öncü insanlardan birisi olmuştur. Talas Amerikan Ortaokulunun kapanması üzerine, yirmi kadar Kayserili ve zamanın TED Genel Başkanı Suat Ballar ile bir araya gelerek Kayseri TED Kolejini açtılar (21 Aralık 1965). Kayseri’deki basın hayatına da katkıları olmuştur. Kayseri’de bugün de yayımlanmakta olan önemli yerel gazetelerden Kayseri Hâkimiyet’in ilk genel yayın yönetmenlerinden birisidir. Evli üç çocuk babasıydı. Kaynakça: Çalışkan, Kayseri Belediyesi, s. 152; Erkiletlioğlu, Geniş Kayseri, s. 12, 722-723 Hâkimiyet gazetesi, Kayseri İl Halk Kütüphanesi Arşivi, 20 Ekim 1959; Filiz Sönmez, “Kayseri Barınma Kültüründe Değişim: 1930-1970”, (Doktora Tezi), İst. 2012, s. 54; Kayseri Büyükşehir Belediyesi, “2015-2019 Stratejik Planı”, Ağustos-2014, s. 12; http://www.imo.org.tr/resimler/ekutuphane/pdf/3508. ŞÜKRÜ ÖZTÜRK
Babası Burhan, annesi Ayşe. Eşi Şükrüye. Çocukları Ayşe, Ayhan ve Muzaffer. Doğumu Kayseri, 1333. Ölümü 1983. İnşaat Mühendisi. Meclis, Osman Kavuncu’nun milletvekili seçilmesiyle boşalan başkanlığa, oy birliği ile Şahap Sicimoğlu’nu getirdi (18.11.1957). İnşaat mühendisi olan Sicimoğlu, başkan olmadan önce müteahhitlik yapıyordu. Oğlu Ayhan Sinan Sicimoğlu müzisyen, gezgin, radyocu, TV programcısı ve iş adamı. Özellikle çeşitli televizyon kanallarında hem yapımcılığını ve hem sunuculuğunu üstlendiği gezi-kültür programlarıyla geniş kitleler tarafından tanınan birisi. Şahap Bey, ilk iş olarak Talas Caddesi’ni iki tarafındaki evleri istimlâk ederek bu yolu bulvara dönüştürdü. Bu esnada Seyyid Burhanettin Mezarlığ’nın bir kısmını da yola kattı. Sivas Caddesi üzerindeki evlerin büyük bir kısmını istimlâk etti, caddeyi genişletti, burasını da bulvara dönüştürdü. Yine burasının sağına-soluna bir kısmı belediyeye ve bir kısmı da kooperatiflere ait olmak üzere 5 katlı evler yaptırttı1 . Belediye’ye ait daireleri mübadele yoluyla evleri istimlâk edilenlere verdi. Bu istimlâk nedeniyle de Halaçoğlu Mahallesi ortadan kalktı. Halaçoğlu Mahallesi’nin bir kısmı Muammer Bey2 bir kısmı da Kalpaklıoğlu3 Mahallelesi’ne katıldı. Şimdi bu mahaller de sırasıyla Sahabiye ve Hunat Mahallelerine dahil oldu. Caddenin açılmasına engel teşkil eden Askeri Hastanenin2 bir kısmı ile toptancı hâlinin Orduevi’ne bakan dükkânların yarısını yıktırttı. Hastane koğuşlarının istimlâkinden elde edilen para ile Orduevi’nin yapımına katkıda bulunuldu. Lale Camii’nin etrafındaki evleri istimlâk etti. Bu sayede caminin etrafı açıldı. Evleri istimlâk edilenlerin bir kısmına Hürriyet Mahallesi’nden arsa, bir kısmına da Sivas Caddesi’ndeki bloklardan daire verdi. Cumhuriyet Meydanı ile Kazancılar arasında bulunan dükkânları istimlâk ederek bu günkü alanın oluşmasını sağladı. Bu dükkânların boşaltılması esnasında hoş olmayan olaylar çıktı. Eski başkanlardan Necmettin Feyzioğlu’nun araya girmesiyle olaylar büyümeden önlendi. Cami Kebir Mahallesi’nin Düvenönü’ne bakan kısmı ile, Küçük Mustafa Mahallesi’nin bir kısmını istimlâk etti. Hatıroğlu Camii’nin önünden geçen dar sokak da istimlâk sonucunda cadde haline getirildi. Yapılan bu istimlâklerde mal sahiplerine Sahabiye ve Fatih mahallelerinde yaptırılan bloklardan ev verildi. Bu sayede insanların mağduriyetleri giderildi. Sicimoğlu’nun en önemli hizmetlerinden birisi de Kavuncu döneminde istimlâki tamamlanan çevre yolunun düzenleme çalışmaları bitirilip hizmete açılmasıdır. Yolun yapımını Karayolları gerçekleştirdi. Yollar için gerekli olan parke taşlarının taşıma işi bir müteahhide verilmişti. Belediye ocaklarından taşınacak beher taş için 9 kuruş ödenecekti. Bu esnada şehrimizde görevli bulunan Ulaştırma Albay Nuri Bingöl, parke taşlarını 3 kuruşa taşımayı üstlenince müteahhitle olan anlaşma fesh edildi ve bu taşlar askeri araçlarla taşındı. Nuri Bingöl’ün amacı, belediyeye bir katkıda bulunmak ve hem de Anatamir Fabrikası’nın hizmet binalarının bir kısmına kaynak sağlamaktı. İstimlâk edilen binalardan çıkan taşlar satılıyor ve bundan elde edilen gelir, zamanın Zabıta Komiseri Hacı Ali Bıllıkçı tarafından imza karşılığı Nuri Bingöl’e veriliyordu. Bu uygulama hem pratikti ve hem de belediyeye bir gelir sağlıyordu. Ama yasalara uygun değildi. Çünkü enkazların satışı encümen huzurunda yapılır ve elde edilen para belediyeye gelir kaydedilirdi. Bu gelirler de yine encümen kararıyla sarf edilirdi. Çok çalışkan birisi olan Sicimoğlu, tek adam olmayı severdi. Bu yüzden meclis ve encümeni daima karşısına aldı. Bu davranışları Demokrat Parti (DP) tasvip etmiyordu. Sicimoğlu’nun süreklilik arz eden bu davranışları meclis üyelerinin tepkisine neden oldu ve görevden istifa etmek zorunda kaldı (27.07.1959). Bu gün Havuzlu Han olarak bilinen yerin aslı yeşil alandı. Burayı imara açıp yapı izni vermesi, Sicimoğlu’nun sürekli eleştirilmesine neden olmuştur. Sicimoğlu döneminde İmar, İktisat ve Zabıta Müdürlüğü gibi yeni kadrolar oluşturuldu. Meclis Üyeleri ise Kavuncu döneminde seçilen üyelerden oluşuyordu. Bu dönemde belediye bütçesi 10 milyon lira olup başkanın maaşı 4 bin liraydı.
M. Şahap Sicimoğlu, 13 Aralık 1983 Salı günü Hakk'ın rahmetine kavuşmuştur. Cenazesi 15 Aralık 1983 Perşembe günü Suadiye Camii'nde kılınacak öğle namazını müteakip Küçükyalı Mezarlığı'na defnedilecektir.
Kendisi, Merhume Ayşe Sicimoğlu ve Merhum Hacı Burhan Sicimoğulları'nın evlatları Merhume Ganime ve Merhum Mehmet Ali Solakoğlu'nun damatları, Şükriye Sicimoğlu'nun sevgili eşi, Ayşe Özgün, Ayhan ve Muzaffer Sicimoğlu'nun biricik babaları, Orhan Özgün, Zeynep ve İpek'in kayınpederleri, Emir ve Levent Özgün'ün büyükbabaları, Merhume Hürmet Yumurtacı, Mevhibe Daveri, Merhum Hüseyin Sicimoğlu, Nimet Çakmak, Kazım Sicimoğlu'nun değerli kardeşleri, Müşerref ve Kemal Özgün, Fehime ve Mehmet Şolakoğlu ailelerinin ve Fatma Solakoğlu'nun enişteleri, Sicimoğlu, Cabat ailelerinin amcaları, Çadırcı, Özgiray, Çakmak, Soybaş, Fevzioğlu, Daveri, Yumurtacı, Alakuş, Özduygu, Dumrul ailelerinin dayıları, Hatice ve Emir Oğuz'un, Raika ve Yılmaz Akar'ın dünürleri,
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder